Fotoğraf; jrailpass.com
Ağustos ayı içerisinde Japon geleneklerinde önemli bir festival dönemi bulunuyor. Obon Festivali olarak anılan bu dönem, insanların atalarının ruhlarını karşılama ve aile köklerine dönme zamanı. Bu hafta sonu itibariyle Japonya’da Obon Festivali başlıyor…
Obon Festivali hakkındaki bir çok şeyi öğrenmenin vaktidir o zaman!
Japonların, vefat eden sevdiklerine ve atalarına saygı gösterme geleneğinin bir parçası olan bu festival dönemi yıllık takvimlerde tatil günü olarak gösterilmez çünkü resmi bir ulusal tatil değildir. Ancak pratikte Obon, herkes için bir yaz tatili ve şirkette bolca izin alınması anlamına geliyor.
Ölen ataların ruhlarının akrabaları ziyaret etmek için geri döndüklerine inanılıyor.
Festival süresince yer alan çeşitli ritüeller bu inanışın bir parçası. Chochin fenerleri (kağıt fenerler), ruhları yönlendirmek için asılır ve Obon dansları (bon odori) yapılır. Ailelerin yeniden bir araya gelmesi, akrabaların mezarlarının ziyaret edilmesi ve sunaklara, tapınaklara çeşitli yemeklerin sunulması bu geleneğin parçalarından bir kaçı.
Obon, 7. ayın 13-15. günleri arasında gerçekleşir fakat güneş takviminde 7. ay Temmuz iken, ay takvimine göre Ağustos’tur. Bu nedenle Obon, hangi takvmin takip edildiğine bağlı olarak farklı bölgelerde farklı zamanlarda kutlanabiliyor.
2020 yılında Tokyo’da, Ağustos 13-15 tarihleri arasında kutlayacağız. Fakat bazı bölgelerde 13-15 Temmuz tarihleri arasında kutlandı bile!
Bu festival dönemi aynı zamanda Japonya’nın en büyük tatil dönemlerinden biri. Seyahat anlamında oldukça yoğun. Çoğu insan, 10 Ağustos civarı şehirlerinden ayrılarak ailelerinin bulundukları yerlere gidecek ve 17-18 Ağustos civarı geri dönecek…
Obon’un Kökenleri
500 yıldan fazla süredir bir Budist geleneği olarak kutlanan festivalin kökeni Maha Maudgalyayana’nın (Mokuren) hikayesine dayanıyor. Ölen annesinin ruhunu görmek için güçlerini kullanan bir Buda öğrencisi olan Mokuren, annesinin ruhunun ¨Aç Hayaletler Diyarı¨’na düştüğünü ve acı çektiğini keşfetmiş.
Buddha, Mokuren’e, Budist rahiplere sunuşta bulunmasını tavsiye etmiş. 7. ayın 15. gününde Buddha’nın tavsiyelerini izleyen Mokuren, annesi acılarından kurtulmuş. Mokuren, bunun karşısında sevinçle dans etmiş ve bu da Obon dansının kökenini olmuş.
Obon Gelenekleri ve Kutlamaları
Obon Festivali’nin ilk gününde, insanlar ailelerinin mezarları için chochin fenerler alır. Atalarının ruhlarını mukae-bon adlı bir ritüelle eve çağırıyorlar. Bazı bölgelerde ruhların girişine rehberlik etmek için evlerin girişinde büyük ateşler de yakılıyormuş.
Obon Festivali sonunda, aileler ataların ruhlarının mezara geri dönmesi için onlara yine chochin fenerleri ile rehberlik ediyorlar. Bu ritüele de okuri-bon deniyor. Yine bu ritüel de bölgeden bölgeye değişiklik gösterebiliyor.
Son yıllarda, yüzen fenerler (toro nagashi) popülerlik kazanmış. Ataların ruhlarını sembolik olarak gökyüzüne göndermek için denize akan bir nehre bırakılıyorlar…
Geleneksel Bon Odori dansı da bölgeden bölgeye değişiklik gösterebilmekle birlikte normalde Japon Taiko davullarının ritmine dayanır. Parklarda, tapınaklarda ve diğer halka açık yerlerde düzenlenen danslara herkes katılabilir.
Genelde Kimono veya Yukata giymiş dansçılar Yagura sahnelerinde performanslarını sergiler.
Japonya’da Görmeye Değer Obon Festivalleri
Bu konuda bir çok seçenek bulunmasına rağmen en ünlülerinden biri muhtemelen Kyoto’da gerçekleşen. Bir dağda bulunan 200m uzunluğundaki dev bir kanjinin şenlik ateşi olarak yakılması ile başlar.