Uzun zamandır gitmek istediğim fakat bir türlü fırsat bulamadığım müzeye gittim nihayet! Yokohama Oyuncak Bebek Müzesi.
Koleksiyon yaklaşık 100’den fazla ülkeden toplanan 10.000’den fazla bebeğe sahip!
Burası, Japonya’daki tek bebek müzesi ayrıca ülkedeki en büyük oyuncak müzelerinden biriymiş.
Müze girişinde hemen ortada, kırmızı pabuçlu bir bebek göze çarpıyor. Hüzünlü bir müzik eşliğinde karşılıyor. Bunu gördüğüm an, gözlerine bakmaktan kendimi alamamıştım. Hikayesini daha sonra öğrendim. Gerçekten yaşamış bir kızın başından geçenlere dayanıyor… Adı Kimi. 15 Temmuz 1897 yılında Shimizu şehrinde doğmuş (Shizuoka bölgesi). Bekar bir anne olan ¨Kayo Iwasaki¨nin kızı. Babasının adı açıklanmamış.
Anne Kayo, Hakodate’de tanıştığı Shiro Suzuki ile Rusutsu-mura’ya yerleşmeye karar vermiş. Kimi o zamanlar, 3 yaşındaymış. O dönem, Meiji dönemininde Hokkaido’nun ıslah edilmesi hayatı tehdit ettiği için küçük çocukları buraya getirmek de ayrıca zorlukmuş
Bu yüzden annesi, Kimi’yi Hakodate’deki kilisede görev yapan Amerikalı misyonerler Bay ve Bayan Huett’in evlatlık kızı olarak emanet etmeye karar vermiş. O dönem Japonya’da çaresiz bir hastalık olan tüberküloza yakalanan Kimi, tekrar tekne ile seyahat edemeyeceği için Azabujuban’daki (Nagasaka kilisesinin yetimhanesi ve şu anki “Jinban Inari Tapınağı” nın bulunduğu yer) Toriisaka kilisesinin yetimhanesine emanet edilmiş. Ve Kimi, üç yıl hastalıklarla savaştıktan sonra vefat etmiş…
Kimi’yi emanet ettikten iki yıl sonra annesi Kayo, Shiro Suzuki ve ikinci kızı Sono ile Sapporo’ya gitmiş. Shiro Suzuki burada bir gazete şirketinde çalışmaya başlamış.
Burada tanıştığı meslektaşıyla yakın arkadaş olmuşlar. Ujo Noguchi, annenin hikayesini duyduktan sonra çok etkilenmiş ve bunun için bir şiir yazmış. ¨kırmızı ayakkabı¨ anlamına gelen şiir, şarkı olarak da bestelenmiş. Anne, Kayo, 64 yaşında ölürken kızının böyle bir ölümünden habersiz, “Kimi-chan, üzgünüm” mesajını bırakmış…
Bu hikayenin kahramanı Kimi-chan’ın yanından ilerlediğinizde, dönemin meşhur ve sevilen oyuncak bebeklerini görebilirsiniz. Ayrıca burada, Japonya’nın dışarıya açılmasının ardından yapılmaya başlanan renkli gözlü bebekler de bulunuyor. O döneme kadar böyle bir çeşit, yerli üretimde yokmuş.
Japonya-ABD dostluğunun sembolü olarak Japonya’ya gönderilen bebek de burada sergileniyor. Hemen yanında pasaportu ile birlikte…
Yan odaya geçildiğinde ise, dünyanın bir çok yerinden hediye edilen oyuncaklarla dolu olduğu görülüyor. İçerisinde Türkiye’den de örnekler görülebilecek onlarca ülkenin yüzlerce oyuncağı burada…
Odanın orta kısmında, son derece detaylı şekilde hazırlanan bir ev maketi göze çarpıyor.
Ardından üst kata çıkıyoruz. Üst katın bir kısmı dönemin Avrupai tarza sahip oyuncak bebeklerine ait. Açıkçası bunları korkutucu bulduğumu söylemem gerek!
Diğer bir kısmında ise Japon oyuncak bebekleri bulunuyor. Bu bebekler, Avrupa tarzının yanında oldukça sempatik tarza sahip. Ayrıca çok daha detaylı ve gerçekçi hazırlanmış!
Odadan ilerlediğinizde, “Dolls Fureai Atelier” bölümünde, oyuncak bebek yapım sürecini gösteren videolar, malzeme ve araçlar da dahil olmak üzere benzersiz bir bölüm bulunuyor. Ekranlarda, hem Avrupa hem de Japonya’daki oyuncak bebek yapım aşamalarını izleyerek detaylara verilen önemdeki farkı daha net bir şekilde görebilmek mümkün.
Kalıcı müzeyi gezdikten sonra geçici sergi alanına doğru ilerliyorum. Gittiğim dönemde denk geldiğim (Haziran 2020) geçici sergi ¨Loving Blythe¨ adını taşıyor. Blythe oyuncak bebeklerinin farklı tarzlarını görerek kendi Blythe bebeğinizin fotoğraflarını çekmek için pek çok farklı tema sunuyor… Bu bölüme dair bir kaç fotoğraf… 🙂
Çalışma Günleri:
Pazartesi ve yeni yıl tatili dönemlerinde kapalı. Tüm ulusal tatil günleri çalışmaya devam ediyor.
Saatler:
Salı – Pazar : 9.30 – 17.00 (Son giriş 16.30)
Fiyatlar:
Yetişkin: 400 Yen
Öğrenci: 200 Yen
(özel sergiler hariç sabit müze alanı fiyatı)
Detaylı bilgi için müzenin web sitesini
ziyaret edebilirsiniz…
Nasıl Gidilir?
Motomachi-Chukagai İstasyonu (Minatomirai Hattı) ve Ishikawacho İstasyonu (JR Keihin-Tohoku Negish Hattı) en yakın seçenekler.
Nerede?